AKIŞI KEŞFETMEK

Gülbin Güney Demirdöken
2 min readAug 24, 2020

--

“Hayat dediğimiz şey, zaman içerisinde dikkatimizden süzülen deneyimlerin bütünüdür.”

Bir öğretmen olarak derste yaşadığım şeyin tanımının “Akış” olduğunu Mihaly Csikszentmihalyi’yi tanıdıktan sonra anladım. Bazı günler beni strese sokan düşüncelerle bazen de sağlık sorunlarıyla işe gidiyorum. Tabii ki her gün aynı olumlu duygularla işe gidemez insan. Kötü başlayan günlerin kötü geçeceğine olan inancım tam olurken bir bakıyorum ki gün bitmiş ve çantamı alıp okuldan çıkıyorum. Ne oluyor o derslerde? Öncelikle tüm dikkatimi yaptığım işe veriyorum. Sadece ve sadece öğretmen oluyorum; adımın, yaşamımın, sorunlarımın önemi kalmıyor. Ardından yeteneklerimi en üst düzeyde sergileyeceğim paylaşımlarda bulunuyorum öğrencilerimle. Çoğunlukla da işim zor oluyor çünkü otuzdan fazla gencin dikkatini çekmek, onları motive etmek, anlattığım şeyin sadece sınav için önemli olmadığını kavramalarını sağlamak ve en önemlisi de onları eğlendirmek ve mutlu etmek… Onların gelişimini ve haz almalarını gözlemlemek beni daha çok motive ediyor ve artık önümde hiçbir engel kalmayacak şekilde akışa kendimi kaptırmış oluyorum. Çoğu zaman zamanı unutuyorum ve ders bitince de yaşadığım hazza şaşırıyorum. Yedinci yılımı bitirdiğim mesleki geçmişimde her zaman bunu yaşadığımı söyleyemem. Yıllar geçtikçe aldığım haz arttı çünkü her gün kendimi daha çok geliştirdim. Salgından dolayı öğrencilerimizden uzak kaldığımız bu günlerde özlemim de gittikçe artıyor.

Yaşadıklarımı bu kitapta okurken her şey kafamda daha net oturdu. Ben akışı hayatımın her anında yaşayamıyorum. Ama yaşayabilirim. Adımlara dikkat ederse herkes yaşayabilir. Csikszentmihalyi’ye göre haz duyduğumuz, akışta olduğumuz zaman şu sekiz koşul gerçekleşmiş olur: net hedefler, anlık geri bildirim, fırsat ve kapasite arasındaki denge, derin konsantrasyon, içinde bulunulan anın önemi, kontrollü olmak, değişen zaman algısı ve yok olan ego.

Akışın gerçekleşmediği iş yerlerini hepimiz iyi biliriz. Ya bir şekilde oralarda bulunmuşuzdur ya da etrafımızda çalışan mutsuz insanlar vardır. Her akşam eve geldiğinde işinden nefretle bahseden ve fırsatı olsa asla çalışmayacak insanlar her yerde var maalesef. 21. Yüzyılda çoğumuz para kazanmak zorunda olduğumuz için çalışıyoruz. Ama o işte devamlılığı mutlu bir şekilde sağlamak için para yeterli değil. Mutluluk için akışı keşfetmeliyiz. Csikszentmihalyi, akış adımlarını çok güzel anlatıyor, ona kulak versek yeter. Etrafımızdaki böyle insanlara “Good Business” kitabını önerip kendileri için bir şeyler yapmalarını sağlayabiliriz. Ayrıca vizyon sahibi liderleri kendimize örnek alabiliriz. Bu insanlar başarıyı, başkalarına yardım etmek ve bununla uğraşırken de kendinizi mutlu hissetmeniz olarak tanımlamış. Oysaki çoğumuz başarı için maddi karşılıklar arıyoruz hayatta. Csikszentmihalyi’nin adlandırdığı, bu insanların beş ortak özelliği hepimizin yapabileceği şeyler: iyimserlik, dürüstlük, zorluklara karşı koymak, empati, meraklı olmak ve öğrenme arzusu. Bunları gerçekleştirebilmek için sadece istemeniz yeterli.

Mutluluk bizi bulmayacak. Biz, onu bulup hayatımızın içine sokmadıkça… Akışta kalan, mutlu çalışanlar olmanız dileğiyle…

Csikszentmihalyi, M. (2017). Good business: Liderlik, akış ve anlam yaratma. İstanbul: Okuyanus.

--

--

Gülbin Güney Demirdöken

Almanca Öğretmeni GamFed Türkiye Oyunlaştırma Gönüllüsü